
Bu Vatan Kimin?
Bu vatan toprağın kara bağrında
Sıradağlar gibi duranlarındır,
Bir tarih boyunca onun uğrunda
Kendini tarihe verenlerindir.
Tutuşup kül olan ocaklarından,
Şahlanıp köpüren ırmaklarından,
Hudutta gaza bayraklarından
Alnına ışıklar vuranlarındır.
Ardına bakmadan yollara düşen,
Şimşek gibi çakan, sel gibi coşan,
Huduttan hududa yol bulup koşan,
Cepheden cepheyi soranlarındır.
İleri atılıp sellercesine
Göğsünden vurulup tam ercesine,
Bir gül bahçesine girercesine
Şu kara toprağa girenlerindir.
Tarihin dilinden düşmez bu destan,
Nehirler gazidir, dağlar kahraman,
Her taşı yakut olan bu vatan
Can verme sırrına erenlerindir.
Gökyay’ım ne yazsan ziyade değil,
Bu sevgi bir kuru ifade değil,
Sencileyin hasmı rüyada değil,
Topun namlusundan görenlerindir.
“Bu Vatan Kimin?” kitabını satın almak için tıklayınız.
Orhan Şaik Gökyay, şiirlerinde en çok vatan, tabiat, kahramanlık, yalnızlık konularını ele almıştır. Fakat onu meşhur eden şiiri ise şüphesiz dillere pelesenk olmuş olan “Bu Vatan Kimin” adlı şiiridir. 1937 yılında şair Bursa’da iken evinin yakınlarında bulunan resmî bir dairenin direğinde şaire mahzun bir hâlde durduğu görünen bayrağı, İstiklâl Savaşı yıllarını yaşamış şaire dert olmuş ve bu şiirin ilk mısraları orada doğmuştur. Türk tarihini, Türk milleti ve onun kahramanlık sembolü Mehmetçiği karşımıza getiren bu destan; Orhan Şaik Gökyay’ın adını ilelebet yaşatacak bir vatan yadigârıdır.